
Yakup Hakkında Bilmeniz Gereken 3 Şey
08/05/2025
Ebeveyn Olmak Hakkında Bilmeniz Gereken 5 Şey
20/05/2025Zekeriya Hakkında Bilmeniz Gereken 3 Şey

1. Zekeriya hakkında bilinmesi gereken ilk şey, bu adamın kimliğidir.
Zekeriya, Eski Antlaşma’da yaygın bir isimdi, ancak ilk ayet onu özellikle “İddo oğlu Berekya oğlu Peygamber” olarak tanımlar. Nehemya 12:1-4’e göre İddo, Babil esaretinden sonra Zerubbabil’le birlikte Filistin’e dönen kâhinlerden biriydi. Sürgünden sonra Yahuda’ya dönenlerin ilk işi, Babilliler tarafından yıkılan tapınağı yeniden inşa etmekti. Zerubbabil’in önderliğinde iş önce ilerledi ama sonra dıştan gelen baskı ve içten gelen ilgisizlik nedeniyle bocaladı (Ezr. 4, 5). Zekeriya’nın büyükbabası İddo, tapınağın ilk çalışmalarında yer almış olmalıdır. Zekeriya bu işin tamamlanmasında etkili olmuştur. İronik bir şekilde ve İsa’ya göre (Mat. 23:35-37), Zekeriya tam da yeniden inşasında etkili olduğu tapınakta öldürülmüştür.
Ancak öldürülmeden önce Zekeriya’nın uzun bir hizmeti olmuştu. İlk mesajlarını (Zek. 1-6) Darius’un ikinci yılına, yani M.Ö. 520’ye tarihlendirmiştir. İkinci mesajlarını (Zek. 7-8) iki yıl sonraya, Darius’un dördüncü yılına (M.Ö. 518) tarihlendirmiştir. 9-14. bölümler tarihlendirilmemiştir, ancak Greklere yapılan atıflar (Zek. 9:13) daha geç bir tarihe, büyük olasılıkla M.Ö. 480-470 arasına işaret etmektedir. Zekeriya toplamda yaklaşık elli yıl boyunca peygamberlikte bulunmuştur.
2. Zekeriya hakkında bilinmesi gereken ikinci şey onun mesajıyla ilgilidir.
Babil esareti sona ermişti, ama halk bekledikleri bereketi ya da refahı yaşamıyordu. Samiriyelilerin muhalefetiyle, ülkedeki ıssızlıkla, ağır işlerle ve zorluklarla karşılaştılar. Durum umutsuz görünüyordu; sanki Rab onları unutmuş gibiydi. Zekeriya’nın adı “Rab hatırlar” anlamına gelir ve onun adını duymak bile halka Rab’bin onları unutmadığını hatırlatırdı.
Zekeriya’nın vaazının ana teması, Tanrı’nın şaşmaz amacına duyulan umuttu. Umut, imanın gelecek perspektifidir. Tüm gerçek imanlar gibi umut da nesneldir ve değerini nesnesi belirler. Umut titreyen, tereddütlü, parmaklarını çapraz yapan bir dilek değildir. Aksine, Tanrı’nın vaatlerinin gerçek olmaktan başka bir şey olamayacağına dair kendinden emin bir beklentidir. Tanrı’ya doğru bakış umudun sırrıdır, bu nedenle Zekeriya, halkı Tanrı’ya -O’nun gücüne, yetkisine, antlaşmaya sadakatine ve Mesihi’ne- yönlendirir.
Umuda bu şekilde odaklanan Zekeriya’nın Eski Antlaşma’nın tamamında en belirgin ve açık şekilde mesihsel kitaplardan biri olması şaşırtıcı değildir. Tanrı’nın Mesih’te ve Mesih aracılığıyla laneti tersine çevirmeye yönelik fidyeyle kurtarma amacına odaklanmak, günün cesaret kırıcı olayları karşısında pek çok yönden umudunu yitirmiş olan bir halkın umudunu beslemenin ve yeniden alevlendirmenin anahtarıydı. Mesih’i görmek, Tanrı’nın vaadinin kalbini (merkezini) görmek ve diğer her sözden emin olmaktı, çünkü Tanrı’nın tüm vaatleri Mesih’te evet ve amindir (2.Ko. 1:20).
Zekeriya dikkatleri gelecek olan Mesih’e yöneltirken, en dikkat çekici olanı kusursuz Peygamber, Kâhin ve Kral olarak Mesih’in aracılık işlevlerine dikkat çekmesidir. Tanrı’nın temsilcisi olarak peygamberlik görevi Zekeriya 13:7’de açıkça görülmektedir; burada Her Şeye Egemen Rab, Mesih’ten “Çobanım” ve Kendisinin vurduğu, O’nun dengi olan güçlü adam olarak söz eder. Matta 26:31 bunu doğrudan Mesih’e ve çarmıha bağlar. Bu aynı zamanda Mesih’in koyunlar için canını feda ettiğini ve kendisinin ve Babası’nın bir olduğunu (Yu. 10:30) açıkladığı İyi Çoban’la da paralellik gösterir. Kâhinlik hizmeti en açık şekilde Zekeriya 3:8 ve Zekeriya 6:12’de başkâhin Yeşu’ya benzetilerek kullanılan “Dal” şeklindeki önemli Mesih unvanında görülür. Buna ek olarak, Yeşu’nun cennetin mahkemesi önünde durduğu görümün tamamı, Tanrı’nın günahkârları nasıl bağışladığını ve akladığını gösteren güzel bir resimdir: aklanma ihtiyacı büyüktür, aklanma eylemi lütufkârdır, aklanmanın zemini (Dal) sağlamdır ve aklanma talebi mantıklıdır. Mesih’in krallığı Zekeriya 10:4’te (köşe, çivi, savaş yayı, mutlak hükümdar) ve Zekeriya 9:9’da, Palmiye Pazarı’nda (Mesih’in dirilişinden önceki pazar günü) özellikle yerine gelen peygamberlikte görülür. Mesih’in ikinci gelişiyle bağlantılı krallık yönleri de umudun bir parçasıdır (Zek. 14). Bu peygamberliği “Zekeriya’nın Müjdesi” olarak adlandırmak hiç de abartılı olmayacaktır.
3. Zekeriya hakkında bilinmesi gereken üçüncü şey, onun yöntemiyle ilgilidir.
Zekeriya 1:1, Rab’bin sözünün Zekeriya’ya geldiğini söyler. Sözün gelme yollarından biri de görümlerdi. İlk altı bölüm, Tanrı’nın halkı için olan amacını o günkü koşullardan nihai sona kadar panoramik bir şekilde gösteren bir dizi görüm kaydeder.
Zekeriya, açıklanan mesajın yanı sıra, Tanrı’nın sözünü görümler aracılığıyla nasıl açıkladığına dair bir vaka kitabıdır. Birincisi, görümler kişisel ve içseldi. Onları sadece peygamber görebilirdi. İkinci olarak, görümün alıcısı aktif bir katılımcıydı. Zekeriya kendisine görümün anlamı hakkında bilgi veren yorumcu bir melekle konuşur. Üçüncüsü, görümler son derece sembolikti. Renkli atlar, dört usta, kandiller ve zeytin ağaçları, uçan tomarlar ve atlarla yüklü savaş arabalarının hepsi ruhsal bir gerçekliğe işaret ediyordu.
Zekeriya’nın yönteminin bir başka özelliği de, nihai sona eriş de dahil olmak üzere uzak geleceği ele alan bir tür öngörü olan kıyamet tonuydu. Bu nedenle Zekeriya’nın mesajı sürgün sonrası İsrail’in ötesine geçer. Kiliseye, Tanrı’nın muktedir olduğunu ve her şeyin Tanrı’nın sonsuz planını ve amacını gerçekleştirmek için yolunda gittiğini temin eder.ı için güzel bir kaynak olarak tasvir eden yazılarından daha farklı bir (Luther’in tabiriyle) “saman” mektubu değildir.
Bu makale Bilmeniz Gereken 3 Şey serisinin bir parçasıdır. Orijinal olarak Ligonier Hizmetleri blogunda yayınlanmıştır.
açar ve ikizlerin doğumuyla sonuçlanır. Bu doğumda, Perez’in Zerah’ın önüne geçmesiyle primogeniture (en büyük oğlun miras hakkı) ilkesi bir kez daha tersine döner. Daha sonra Yakup Yahuda’yı kutsayacak ve krallığın onun soyundan gelenlerle ilişkilendirileceğini söyleyecektir (Yar. 49:8-12). Bu kutsama yüzyıllar sonra Samuel’in zamanında görülmektedir (bkz. Mez. 78:67-72).