
Gençlere Teoloji Öğretmenin 3 Yolu
13/11/2025İmanımda Nasıl Büyüyebilirim?
Fırtınalı bir denizde boğulmakta olan bir adama cankurtaran simidi atıldığını düşünün. Adam, çaresizlik içinde onu yakalar, ona tutunur, onun içine girer. Sonunda, korkutucu dalgaların üzerine çıkmaya başlar. Hâlâ korku ve kuşkularla doludur, can simidinin bir şekilde onu yarı yolda bırakmasından ve derinlikler tarafından yutulmasından endişe etmektedir. Adamın, can simidinin üzerinde küçük bir su geçirmez kitapçık olduğunu fark ettiğini düşünün. Endişeli adam -koşullara rağmen- okumaya başlar ve kitapçığın can simidinin faydalarını övdüğünü keşfeder. Yapıldığı malzemeleri, tasarımının özelliklerini ve olağanüstü kaldırma kuvveti ve güvenilirlik niteliklerini okur. Ne kadar kapsamlı bir şekilde test edildiğini, en şiddetli denizlerde en ağır yükleri nasıl taşıdığını ve ona tutunan hiç kimsenin boğulmadığını okur. Okudukça güveni artar.
Bu adam hâlâ denizin fırtınaları arasında mıdır? Evet. Ara sıra meydana gelen bazı büyük dalgalar onu hâlâ derin endişelere sevk ediyor olabilir mi? Evet. Eskisinden daha fazla mı güvende ya da emniyettedir? Hayır. O can simidine ilk tutunduğu andaki kadar güvende ve emniyettedir, sadece şimdi can simidinin kendisini karşılaştığı tüm tehlikeler ve sıkıntılar boyunca, sonunda sulardan kurtarılıp güvenli bir şekilde karaya çıkarılıncaya kadar ayakta tutma kapasitesine daha fazla ve sürekli artan bir güven duymaktadır.
Örneklemenin sınırlarını kabul ederek, imanın büyümesi konusunda bazı paralellikler önereceğim. Bir günahkâr İsa’ya ilk iman ettiğinde, kurtulur ve güvende olur. Hiç kimse ve hiçbir şey onu İsa’nın elinden alamaz. Mümkün olan en iyi şekilde güvendedir. Ancak güvenliğini tam olarak anlamamış olabilir. Mesih’e gelmek için yeterli bilgiye sahiptir ama geldiği Mesih hakkında daha fazla bilgiye ihtiyacı vardır. Güvendiği Kurtarıcı’yı daha iyi tanıdıkça duyduğu güven de artacaktır. Peki bu nasıl gerçekleştirilebilir?
Her şeyden önce, ruhsal büyüme/gelişim Kutsal Yazılar aracılığıyla gerçekleşir. Bu, insanı sadece Mesih’e iman yoluyla kurtuluş için bilge kılmakla kalmayan, aynı zamanda Tanrı adamını da tamamlayan kitaptır. Hristiyanların Müjde’ye her zaman ihtiyacı vardır. Gözlerimizi Mesih’e dikmeli, ikrar ettiğimiz imanın Elçisi ve Başkahini olan Mesih İsa’yı düşünmeliyiz (İbr. 3:1). Hristiyan yaşamının tüm tuzaklarına ve acılarına, sahte öğretinin tüm dikkat dağıtıcılarına ve aldatmacalarına karşı Elçilerin, imanlarının artması için Mesih’i ve O’nun çarmıha gerilişini Tanrı’nın halkının gözleri önüne nasıl koyduklarına dikkat edin. Kutsal Yazılar’da Mesih’i inceleyerek, imanımızın Yazarı ve Sonlandırıcısı olan İsa’ya bakarız ve böylece imanımız artar.
İmanda büyümenin ikinci bir yolu da Tanrı’ya, Ruhu’nun daha büyük bir imanla çalışması için dua etmektir. İmanı veren O’dur ve bu yüzden imanı güçlendiren de O olmalıdır. Öğrenciler, “İmanımızı artır!” diye dua ettiler (Lu. 17:5). Sıkıntılı bir baba, “İman ediyorum, imansızlığımı yenmeme yardım et!” diye haykırdı. (Mar. 9:24). Bu tür dualar bize gerçek imanın daha zayıf ya da daha güçlü olabileceğini hatırlatır ve imanın artmasının yollarından birinin onu istemek olduğunu gösterir. Yanıt olarak Mesih bize Kendisi’ni daha çok gösterir. Belki de dilemediğimiz için elde edemiyoruzdur (Yak. 4:2)?
İmanı artırmanın bir başka tatlı yolu da kutsallarla paydaşlıktır. Dünya imanımızı saptıracaktır ve Şeytan ona saldıracak, bizi Mesih’ten uzaklaştıracak, hakikatten uzaklaştıracak ve dikkatimizi başka şeylere vermemizi isteyecektir. Buna karşı koymanın keyifli bir yolu, Tanrı’nın halkıyla birlikte zaman geçirmek ve krallığa ait olan şeylerden söz etmektir (Mal. 3:16-18). Kutsallarla böyle bir birliktelik içindeyken, göksel şeylere ilişkin duygularımız tazelenir, yenilenir ve teselli buluruz (1.Se. 4:18, 5:11).
Bu da bizi hem kendimizin hem de başkalarının deneyimlerine götürür. Kutsal Kitabımız’ı okurken, Tanrı’nın halkının imanının denemeler aracılığıyla nasıl arttığını görürüz. İmanlıların babası olan İbrahim’in imanı hem sınanmış hem de zafer kazanmıştır (Rom. 4:20). Mezmur yazarları Tanrı’nın geçmişteki işlerini hatırlayarak kendilerini güçlendirmişlerdir. Geçmişte ve günümüzde, Rab’bin onları nasıl desteklediği ve onlara nasıl yardım ettiği konusunda diğer imanlıların yazılarını okumak ve dinlemek çok değerlidir. Bizi batırmayan her dalganın, üzerinde durduğumuz Kaya’nın sağlamlığını ve büyük Yaşam Koruyucumuz’un etkinliğini bir kez daha kanıtladığını dikkatle düşünün.
Bizi kurtaran sadece imanımız değildir. Rab’bin kendisine güvenmek yerine, imanımızın gücüne güvenme tehlikesi vardır. Bizi iman aracılığıyla kurtaran Mesih’tir. Mesih, imanın bağlı olduğu güçlü adamdır; güvendiğimiz O’dur ve kurtaran da O’dur. O’na baktıkça imanımız artmalıdır. Böylece, Isaac Watts’ın sözleriyle:
Ölümün tüm orduları,
Ve cehennemin bilinmeyen güçleri,
Takınsalar en korkunç biçimlerini
Öfke ve kötülükle,
Güvende olacağım yine de,
Üstün güç ve koruyucu lütuf gösteren
Mesih sayesinde.
Bu makale “Hristiyan Öğrenciliğinin Temelleri” serisinin bir parçasıdır. Orijinal olarak Ligonier Hizmetleri blogunda yayınlanmıştır.
açar ve ikizlerin doğumuyla sonuçlanır. Bu doğumda, Perez’in Zerah’ın önüne geçmesiyle primogeniture (en büyük oğlun miras hakkı) ilkesi bir kez daha tersine döner. Daha sonra Yakup Yahuda’yı kutsayacak ve krallığın onun soyundan gelenlerle ilişkilendirileceğini söyleyecektir (Yar. 49:8-12). Bu kutsama yüzyıllar sonra Samuel’in zamanında görülmektedir (bkz. Mez. 78:67-72).


