O Yeterlidir
03/09/2024
1 ve 2. Samuel Hakkında Bilmeniz Gereken 3 Şey
24/09/2024
O Yeterlidir
03/09/2024
1 ve 2. Samuel Hakkında Bilmeniz Gereken 3 Şey
24/09/2024

Hâkimler Hakkında Bilmeniz Gereken 3 Şey

Hâkimler kitabında iki giriş (Hâk. 1:1-2:5; 2:6-3:6), iki sonuç (Hâk. 17:1-18:31; 19:1-21:25), on iki hâkimin (altı büyük hâkim ve altı küçük hâkim) ve bir hâkim karşıtı, yani Avimelek’in (Hâk. 9:1-57) anlatımı vardır. Nun oğlu Yeşu’nun ölümünden (Hâk. 1:1; 2:8) İsrail monarşisinin ortaya çıkışından önceki döneme kadar İsrail tarihinin bir dönemini kaydeden çok yönlü bir edebi eserdir. Teolojik olarak, Hâkimler kitabı İsrail’in putperestlik yoluyla antlaşmaya sadakatsizliğe doğru kademeli düşüşünü, Rab’bin aynı antlaşma düzenlemesine olan kararlı sadakati bağlamında anlatır. İşte Hâkimler kitabını okurken bilmeniz gereken üç şey.

1. Hâkimler kitabındaki hakimler Mesih’in tipleridir.

Hâkimler, Tanrı’nın halkını kurtarmak, ülkede esenliği sağlamak ve antlaşmaya itaati teşvik etmek için Rab tarafından ortaya çıkarılmış ve Ruh tarafından etkinleştirilmiştir (Hâk. 2:16-19). Çağdaş yorumcular genellikle hâkimleri kendi zamanlarının ahlaksızlığını sürdüren, ahlaki açıdan yozlaşmış kişiler olarak görürler. Ancak bu, Yeni Antlaşma’nın ya da Hâkimler kitabının ilk yorumlarının görüşü değildir.

İbraniler kitabındaki değerlendirmeye dikkat edin. Davut ve Samuel’in yanı sıra Gidyon, Barak, Şimşon ve Yiftah (sözde en kötü suçlulardan bazıları) gibi kişiler şu şekilde tanımlanmaktadır: “İman sayesinde ülkeler ele geçirdiler, adaleti sağladılar, vaat edilenlere kavuştular, aslanların ağzını kapadılar. Kızgın ateşi söndürdüler, kılıcın ağzından kaçıp kurtuldular. Güçsüzlükte kuvvet buldular, savaşta güçlendiler, yabancı orduları bozguna uğrattılar” (İbr. 11:33-34). Bu sadık hizmetkârların övgüsü 40. ayete kadar devam eder ve “dünyanın onlara layık olmadığı” kişiler olarak tanımlanırlar (bkz. İbr. 11:38).

Bu tanımlama, hâkimlerin bilinen en eski tarihsel değerlendirmelerinden biriyle de uyumludur. Ben Sira şöyle yazar: “Hâkimler de, çağrılan her biri, yürekleri asla sadakatsizlik etmeyen, Rab’be asla sırt çevirmeyen tüm adamlar; anıları kutsansın! Kemikleri mezardan yeniden serpilsin ve o şanlı adamların adları oğulları tarafından layıkıyla taşınsın” (Sir. 46:11-12).

Hâkimlerin anlatılarıyla karşılaştığınızda, bunların öğretme amacıyla yazıldığını (Rom. 15:4) ve gözlerimizi İsa’ya dikmemiz gerektiğini (İbr. 12:2) unutmayın. O, tıpkı Şimşon gibi, Tanrı’nın halkını kurtarmak için canını vermek üzere Rabbi tarafından ortaya çıkarıldı (Hâk. 16:30).

2. Hâkimler’in yapısı kronolojik değil, teolojiktir.

Hâkimler kitabını okurken en az üç farklı sayı kümesiyle karşılaşacaksınız: düşman baskısının sürdüğü yıllar, ülkenin baskıdan kurtulduğu yıllar ve bir hâkimin görev yaptığı yıllar. Örneğin, Moav kralı Eglon’un on sekiz yıl süren baskısından sonra Rab, Ehut’u ortaya çıkardı (Hâk. 3:14-15) ve bundan sonra ülke seksen yıl barış içinde yaşadı (Hâk. 3:30). Benzer şekilde, Şimşon’un İsrail’i yirmi yıl boyunca yönettiği iki kez kaydedilmiştir (Hâk. 15:20; 16:31).

Bazı yorumcular, tüm sayıları toplayarak hâkimlerin döneminin süresini çıkarmaya çalışmışlardır. Bununla birlikte, bazı anlatılar birbiriyle çakışmakta ve ele alınan zaman dilimlerinde boşluklar bulunmaktadır. Hâkimler çoğunlukla bölgesel (yerel) kurtarıcılardı, herhangi bir noktada tüm İsrail’i kurtarmıyorlardı. Ayrıca, kitabın iki sonucundan ilkinde, Musa’nın torunu Yonatan, Dan’da yasadışı bir kâhin olarak görevlendirilmiştir (Hâk. 18:30). Bu, hâkimler döneminin sonunda değil, başlarında gerçekleşmiş olmalıdır. Bu nedenle kitabın yapısı kronolojik değil teolojiktir.

Çifte giriş ve sonuç bölümleri birbirini yansıtmaktadır. İlk giriş ve ikinci sonuç birbirini yansıtır ve İsrail’in miras krizini, özellikle de İsrail’in vaat edilen topraklara sahip olamamasını (Hâk. 1:1-2:5) ve Benyamin oymağının Sodom benzeri günahları nedeniyle neredeyse tamamen yok oluşunu (Hâk. 19:1-21:25) anlatır. İkinci giriş ve birinci sonuç da birbirini yansıtır ve ardı arkası kesilmeyen putperestliklerinde ifadesini bulan, vaat edilen topraklara sahip olamamalarının ve ahlaki yozlaşmalarının nedenini oluşturan İsrail’in iman krizini anlatır (Hâk. 2:6-3:6; 17:1-18:31).

Bu giriş ve sonuç bölümleri arasında hâkimlerin anlatılarıyla karşılaşırız. Altı büyük hâkim üçlü iki grupta toplanmıştır: Otniel, Ehut ve Debora/Barak ile daha sonra Gidyon, Yiftah ve Şimşon. Küçük hâkimler olarak adlandırılanlar çok kısa anlatımlardır (üç ayet ya da daha az) ve büyük hakimlerde bulunan kalıplaşmış unsurların çoğundan yoksundurlar. İsrail oymaklarının sayısına karşılık gelen on iki sayısına ulaşmak için küçük hâkimler de dahil edilmiştir. Bunlar, en önemli hâkim anlatılarını tanımlayacak şekilde konumlandırılmış ve gruplandırılmıştır. Şamgar, Debora/Barak anlatısını ilk önemli hâkim anlatısı olarak öne çıkarır. Sonra Tola ve Yair, Yiftah’ın anlatısını öne çıkarır. Son olarak, İvsan, Elon ve Avdon, Şimşon’u son ve en doruktaki hâkim anlatısı olarak öne çıkarır.

Büyük hâkimlerin anlatıları ilerledikçe, İsrail’in yozlaşması da artar. Son hâkimin düşmanı yenmek için canından vazgeçmesi gerektiğinden, hâkimlerin kurtarışının bedeli de artar (Hâk. 16:30).

3. Hakimler kitabı İsrail’in monarşi dönemine giden yolu hazırlar.

Kitabın sonuç bölümünde yer alan dört aynı ifadenin, İsrail’in monarşisini öngördüğü genel olarak kabul edilmektedir: “O dönemde İsrail’de kral yoktu” (Hâk. 17:6; 18:1; 19:1; 21:25). Bu ifadelerden ikisini, bu dönemin doğasına ilişkin bir açıklama izler: “Herkes kendince doğru olanı yapıyordu” (Hâk. 17:6; 21:25). İsrail’in, Tanrı’nın yasasını bilen, bu yasaya itaat eden ve halkı da aynı itaatle yöneten bir krala ihtiyacı vardı (bkz. Yas. 17:14-20).

Hâkimler kitabı, aynı zamanda bizi beklenmedik şekillerde, İsrail’in ilk iki kralı Saul ve Davut’un gelişiyle ortaya çıkacak olan monarşiye hazırlar. Hâkimler kitabı boyunca Yahuda (Davut) yanlısı ve Benyamin (Saul) karşıtı bir polemik vardır. Örneğin, kitabın ilk bölümünde Yahuda’nın kendi topraklarını nispeten başarılı bir şekilde işgal etmesini anlatan on dokuz ayet vardır (Hâk. 1:2-20). Bu anlatımın hemen ardından Benyaminoğullarının topraklarını tamamen ele geçiremediklerini ve Kenanlılarla birlikte yaşamaya devam ettiklerini kaydeden bir ayet gelir: “Bununla birlikte Benyaminoğulları Yeruşalim’de yaşayan Yevuslular’ı kovmadılar. Yevuslular bugün de Yeruşalim’de Benyaminoğulları’yla birlikte yaşıyorlar”(Hâk. 1:21). Ve son olarak Hâkimler 19. bölümde, Givea’daki Benyaminliler Sodom’un günahını işlerler (Yar. 19) ve tüm oymak tamamen yok edilme cezasına çarptırılır (Hâk. 20-21). Bu nedenle, İsrail diğer uluslar gibi bir kral istediğinde (1.Sa. 8:5), Rab onlara tam da istedikleri şeyi, Benyamin oymağının Giva kentinden Saul’u verir. Saul’un kral rolünde trajik bir şekilde başarısız olduğu düşünüldüğünde, bu seçimin sonucunda ne olacağı kesinlikle kendisini belli etmektedir.


Bu makale Bilmeniz Gereken 3 Şey serisinin bir parçasıdır. Orijinal olarak Ligonier Hizmetleri blogunda yayınlanmıştır.

açar ve ikizlerin doğumuyla sonuçlanır. Bu doğumda, Perez’in Zerah’ın önüne geçmesiyle primogeniture (en büyük oğlun miras hakkı) ilkesi bir kez daha tersine döner. Daha sonra Yakup Yahuda’yı kutsayacak ve krallığın onun soyundan gelenlerle ilişkilendirileceğini söyleyecektir (Yar. 49:8-12). Bu kutsama yüzyıllar sonra Samuel’in zamanında görülmektedir (bkz. Mez. 78:67-72).

Miles Van Pelt
Miles Van Pelt
Dr. Miles V. Van Pelt, Alan Hayes Belcher Eski Antlaşma ve Kutsal Kitap Dilleri Profesörü ve Jackson, Mississippi'deki Reformed Theological Seminary'de Kutsal Kitap Dilleri Yaz Enstitüsü'nün direktörüdür. Basics of Biblical Hebrew ve Judges: A 12-Week Study gibi çok sayıda kitabın yazarıdır.